SKOLYOZ TEDAVİ YÖNTEMLERİ VE SÜREÇLERİ

Geçmiş yıllardan günümüze kadar vücudumuzda birçok hastalıkları barındırırız. İlerleyen evrelerde son derece ciddi duruş bozukluklarına neden olan üç boyutlu bir omurga deformitesi olan skolyoz adlı bu hastalık deformite omurganın yapısal bozukluğundan kaynaklıdır.

SKOLYOZ VE EGZERSİZ 

 Küçük yaşlarda başlayan bu bozuklukta ameliyattan ayrı olarak gerekli egzersizler ve korse yardımıyla olumlu sonuçlar elde edilebilir. Tabii etkili ve doğru egzersizlerle yapılan çalışmaların bilimsel olarak iyi sonuçlar elde edilmiş olduğu kanıtlıdır. Bu hastalık için 2016 yılında İstanbul’da özel olarak “Skolyoz Okulları”açılmıştır. Bu kurum her yaştan hastaları tedavi etmek amacıyla kurulmuştur ve bu egzersizler ameliyatsız sonuç elde etme amaçlıdır.

SKOLYOZ VE KORSE KULLANIMI

Bir diğer yardımcı ekipmanımız ise korsedir. Korse kullanımı kemik büyümesinin devam ettiği yani 15-18 yaş önesinde kullanılması tavsiye edilir.Skolyoz tedavisinde korse kullanımı ameliyat olmak istemeyen hastaların tercihleri arasında bulunuyor İstanbul'da bu konuyla ilgili güvenilir  skolyoz korsesi markalarını  ve skolyoz konusunda uzman kişileri www.doktoruzman.com da bulabilirsiniz. Skolyoz korsesi sağlık turizminin gelişmesi ile birlikte farklı ülkelerdeki insanların Türkiye'den daha ucuza kaliteli ürünler alabilmesini de sağlamaktadır. Bu konuda www.doktoruzman.com hekimlerine danışabilir, onlar da size korse hakkında güvence verebilirler.

SKOLYOZ VE AYAK

Skolyoz ayağı da etkileyen bir durumdur. Bu duruma yardımcı olan da tabanlıktır. Tabanlık kullanımı topuk kemiklerinin yanlara doğru açılmasından dolayı kullanılması Türkiye'de de yaygın olan düz tabanlığa tam olarak benzemese de buna kalkaneo valgus veya ankle valgus adı verilir. 

Bu tabanlıklara dünyanın binbir türlü yerinde olan ürünlere Türkiye'de de rahatlıkla ulaşabilirsiniz.

SKOLYOZ VE GÖZLER

Skolyozun diğer etki alanı ise çoğu sağlık sorunun anlaşıldığı yer olan gözlerdir. Skolyoz kifoz yaygın adıyla kamburluğa da sebep olduğu için bu durum da gözlerde miyop , astigmata neden olmaktadır. 

SKOLYOZ VE DİŞLER

Yemek içme ihtiyacımızı giderdiğimiz , hayatımızı sürdürmeye yarayan önemli organlarımızdan biri olan dişleri de etkilediğini söylememiz gerekir. Skolyoz tek bir omuzda görülüyorsa ve omuz aşağı eğilmişse hastanın başı yüksekte olan omuza doğru döner. Bu da yüzde asimetri oluşmasına neden oluyor.

SKOLYOZ VE D VİTAMİNİ

D vitaminin önemi çocukluğumuzdan beri bizlere anlatılır. Kemik gelişimini etkileyen bu önemli unsur kalsiyum deposudur ve bu kalsiyumun kemiklere taşınması gerekir. Kalsiyum eksikliği genelde yaşlılarda görüldüğünden yaşlılık çağı skolyoz meydana gelir. 

D vitamini içeren  Süt, ayran, kefir, peynir ve yoğurt, Tereyağı, balık türevleri gibi besinler tüketmek gerektiğini hastalarımıza bildiririz. 

Skolyoza sahip olan hastalarımızın %90’ında görülen D vitamini eksikliğidir. O yüzden kesinlikle D vitamini deposu olan yiyecekleri tüketmek gerekir. 

SKOLYOZ VE YÜZME 

Skolyozun yüzme için etkisi çok kuvvetlidir ve Türk hekimlerimiz de şiddetle önermektedir. Çünkü yüzme omurga çevresindeki yani sırt ve beldeki kasların güçlenmesi için yardımcıdır. Bunun yanında akciğer kapasitesini geliştirir. İleri derece skolyozu olan kişilerde akciğer kapasitesinin azalması genel vücut dayanıklılığını (enduransı) olumsuz etkiler.

SKOLYOZ VE SIRT ÇANTASI

Çocukluğumuzdan beri ağır çantalar taşımak zorunda kalıyoruz. Belki de bu yüzden çocuğumuzda skolyoz meydana geliyor. Bundan dolayı ne kadar erken önlem alınırsa o kadar iyidir. Çanta ağırlığının yanında tek kol çanta kullanımı, yanlış oturma pozisyonu, sürgülü çantalar iskelet sistemini ciddi bir şekilde etkilemektedir. 

SKOLYOZ AMELİYATI 

Omurga eğriliği olan bu hastalık erken teşhis edilmediği sürece ilerleyeceğinden dolayı en son ameliyat yapılır. Egzersizler yerine getirilip, korse kullanımı da yapıldıktan sonra eğer hala bir sonuç alınmamışsa ameliyata başvurulur. Türk doktorlarımızın da başarılı bir şekilde yaptığı bu ameliyatı onlar da en son tercih olarak görür. Genellikle 40-50 derecesine gelmiş kişilerde artık hastanın yaşam kalitesini etkileyeceğinden dolayı ameliyat kaçınılmaz olur. Ameliyat kararında elbette sadece eğriliğin açısı tek başına etkili olmaz. Bunun yanında hastanın içinde bulunduğu ruh hali, yaşı ve diğer özel sağlık problemlerine göre karar verilmektedir. Ameliyat kararında elbette sadece eğriliğin açısı tek başına etkili olmaz. Bunun yanında hastanın içinde bulunduğu ruh hali, yaşı ve diğer özel sağlık problemlerine göre karar verilmektedir.

Ameliyat sonrası korse kullanmak gerektir. Ameliyat için özel olarak belirlenmiş bir yaş aralığı yoktur. Bu konuda kararı tamamen uzman doktor vermektedir. Skolyoz ameliyatı hastanın durumuna bağlı olarak genelde 4 ile 7 saat aralığında sürebilmektedir. Hastanın ihtiyacına göre daha uzun süren ameliyatlarda yapılmaktadır. Ameliyat sonrasında düzenli bir egzersiz programı oluşturulur ve hasta uzun yıllar takip edilir.

SKOLYOZ RÖNTGENİ 

Skolyoz röntgeni , x-ışını yardımıyla omurganın ayrıntılı görüntülerini oluşturmak için az miktarda radyasyon kullanan nispeten güvenli ve ağrısız bir testtir. Muayene sırasında, bir X-ışını makinesi arkadan bir ışın gönderir ve bir bilgisayar veya özel bir kaydediciye görüntü kaydedilir. X-ışını görüntüsü siyah beyazdır. Işınının geçişini engelleyen yoğun vücut parçaları, X ışını görüntüsünde beyaz görünür. Kaslar gibi daha yumuşak vücut dokuları, X-ışını ışınlarının içinden geçmesini ve daha koyu görünmesini sağlar.

HANGİ DURUMLARDA SKOLYOZ RÖNTGENİ İSTENİR ?

Doğuştan skolyoz: Segmentasyon anormallikleri (hemivertebralar ), bağ dokusu bozuklukları (marfan hastalığı ), nörofibromatozis tip 1 ve iskelet displazileri (akondroplazi )

•             Nöromüsküler skolyoz: Chiari malformasyonları, beyin felci, diastematomiyeli, kas distrofileri, syringomyeli, spinal disrafizm, omuriliğe bağlı kas atrofisi, bağlı kordon

•             Kemik anormalliklerine neden olan enfeksiyonlar (piyojenik osteomiyelit, tüberküloz spondilit)

•             Tümörler: Kemiklerde oluşan, osteoid osteoma , osteoblastom , metastaz

•             Yumuşak doku tedavisi: Meningioma , nörofibroma , astrositom , ependymoma sorunlarının belirlenmesi için skolyoz röntgeni istenir.

•             İşlem yaklaşık 15 dakika sürebilir, ancak radyasyona maruz kalma süresi birkaç saniyeden azdır.

EOS NEDİR ?

EOS, kan tahlilleri ile belirlenen ve kanda yer alan ve bir tür akyuvar çeşidi olan Eozinofilin değerinin ölçülmesine yardımcı olan testtir. Eozinofil, vücutta çok önemli görevleri bulunan akyuvar türüdür. Yapılan bu testler sonrasında değerler normalin üstünde çıkarsa bu durum bazı hastalıkların habercisidir. 

Normal Değer Kaç Olmalıdır ? 

EOS kan değerlerinin normal değer aralıkları şu şekildedir;

- < 500 hücre/mcL şeklindedir.

EOS kan değerlerinin orta derecede olduğu aralık ise;

- 500 – 1500 arasıdır.

EOS kan değerlerinin orta yüksek derecesi;

- 1500 – 5000 arasıdır.

EOS kan değerlerinin yüksek olduğu değer aralığı ise;

- 5000 üzeridir.

EOS değerinin yüksek çıkması demek kanda bulunan Eozinofil oranının 500’den fazla olması demektir. Bu duruma eozinofili hastalığı denir. EOS değerinin yüksek olmasının nedenleri arasında;

- Çeşitli durumlara karşı alerjiler,

- Egzama hastalığı,

-Çeşitli parazitler,

- Crohn hastalığı ve bazı ilaçların yan etkileri olabilir.

EOS değerlerinin düşük çıkmasının nedenleri arasında;

- Aşırı stres hali,

- Kan şekerinin sürekli düşük olması,

- Sürekli alkol tüketimi,

- Doğum kontrol haplarının çok uzun süreli kullanımı,

- Bazı ciddi böbrek ve karaciğer hastalıklarının yaşanması,

- Cushing sendromu ve östrojen ilaçlarının yan etkisi yer alır.

EOS değerinin düşük olmasının en belirleyici belirtisi arasında ise yaşanan böbrek ve ciğer hastalıkları gelir. Bağışıklık sistemi ve sindirim sistemi sürekli zayıflamaya başlar. Bununla beraber kişide çok yoğun bir stres kendisini gösterir.

İLİRİZAROV METODU

İlizarov metodu, kemiğin ince teller ve çemberlerle tesbit edildiğ bir sistemdir.Bu yöntem kemik kayıplarını yerine koyma ve deformite (eğri) kemikleri düzeltme ve uzatmada kullanılır.İlizarov metodu, kemiğin ince teller ve çemberlerle tesbit edildiğ bir sistemdir.Bu yöntem kemik kayıplarını yerine koyma ve deformite (eğri) kemikleri düzeltme ve uzatmada kullanılır. Bu girişimler, doğumsal hastalık, kemik kayıpları veya travmalar sonrası gelişen kol ve bacak eşitsizlikleri olan çocuk yada erişkin hastalara (3-70 yaş arası) uygulanabilir. Bu işlemde cerrahi girişimle kemik kesilerek tedrici olarak uzatılır ve uzatma bölgesinde yeni kemik oluşumu (osteogenezis) gözlenir. Bu şekilde kemik kendi uzunluğunun % 15 ila 100'ü arasında uzatılabilir.