Yükleniyor
Migren

Migren

  • Migren
  • Migren Nedir?
  • Migren Neden Olur?
  • Migren Tedavisi Nasıldır?
  • İlaç Tedavisi
  • Migren Botoksu
  • Büyük Oksipital Sinir Blokajı

Migren Nedir?

Migren, hasta yaşamında uzun yıllar boyunca var olan, birkaç saatten birkaç haftaya kadar sürebilen ağrı ataklarının olduğu, eşlik eden birçok belirtiyi barındıran ve ataklar arasında baş ağrısı şikayetinin bulunmadığı klinik bir sendromdur. Genetik özelliklerin gelişiminde etkili olabildiği migren baş ağrıları genel olarak bulantı, ışığa ve sese karşı hassasiyetin eşlik ettiği tek taraflı baş ağrısı olarak tanımlanabilir. 

Genetik ve çevresel faktörlerin birlikte rol aldığı bir hastalık olan migren, saf genetik geçişli bir hastalık değildir. Auralı migren ve aurasız migren olmak üzere iki ana alt tipi bulunur. Migren ataklarının %10’unu oluşturan auralı migren, baş ağrısı gelişiminden yaklaşık bir saat önce, zig zag çizgiler şeklinde görülen halüsinasyonlar, bulanık görme, ışık çakmaları ya da skotom olarak bilinen görüş alanında boşlukların varlığı gibi geçici duyusal belirtiler ile kendini gösterir.3 aylık bir süre zarfı boyunca, 1 ayda en az 15 gün boyunca ortaya çıkan migren baş ağrısına aynı zaman dilimi içerisinde aylık en az 8 gün boyunca migrene dair diğer belirtilerin eşlik etmesi kronik migren olarak tanımlanır.

 

Migren Neden Olur?

Migren, beyindeki sinirler ve kan damarlarında oluşan değişiklikler sonucu ortaya çıkan bir baş ağrısı tipidir. Migrenli bireylerde ataklara duyarlı olan bir sinir sistemi mevcuttur ve ataklar, dış çevredeki bazı faktörler ile tetiklenebilir. Bir atak tetiklendiğinde beyindeki migren oluşturucusu denen yer harekete geçer. Bu durum beyindeki kan damarlarının genişlemesine ve sinirlerin inflamasyonuna yol açar. Daha sonra bunlar, atak sırasındaki ağrı ve diğer belirtilere neden olacak olan beyinde yer alan trigeminal sinirin aktive olmasına sebep olur ve migren oluşur.

Migren baş ağrısını tetikleyebilen birçok faktör mevcuttur:

  • * Açlık
  • * Öğün atlama
  • * Stres
  • * Uyku bozuklukları ve düzensizliği
  • * Güçlü ışık
  • * Menstruasyon dönemi
  • * Yükseklik değişiklikleri
  • * Hava değişimi ve kirliliği
  • * Lodos
  • * Parfüm gibi kuvvetli kokular
  • * Alkol ve sigara tüketimi

 

Migren Tedavisi Nasıldır?

Migren kesin tedavisi mevcut olmayan bir rahatsızlıktır. Hekimlerin migren hastalarına tedavi yaklaşımı genel olarak belirti ve atak sıklığının önlenmesine yöneliktir. Tedavi planı hastanın yaşına, atakların sıklığına, migren tipine, belirtilerin ciddiyetine ve kişinin sağlık durumu ile ilgili diğer faktörlere bağlı olarak değişkenlik gösterebilir. Migren tedavisi ilaçlı ve ilaç dışı tedavi olarak ikiye ayrılır:

 

İlaç Tedavisi

Akut ataklarda uygulanan ilaçlar, etkili ve hızlı bir şekilde tedaviyi amaçlayarak ağrının şiddetini ve diğer bulguları azaltmayı ya da tamamen ortadan kaldırmayı, atağın süresini kısaltmayı ve yaşam kalitesini artırmayı hedefler. Tüm bunlara ek olarak hekim, eşlik eden şiddetli belirtiler varlığında profilaktik yani önleyici tedavi de düzenleyerek atakların sıklığını, süresini ve şiddetini azaltmayı; oluşacak akut atakların önüne geçmeyi hedefler. Önleyici tedavi ayda 2 ve daha fazla atak ya da ayda 4 ve daha fazla sayıda ağrılı gün geçiren, atakları gittikçe sıklaşan, uzun süreli ağrı yüzünden yaşam kalitesi düşen bazı hastalara uygulanır.

Nöroloji hekimince reçete edilen ve atak tedavisinde kullanılan migren ilaçları genellikle şöyledir;

  • * Basit ve kombine analjezikler, 
  • * Nonsteroidal anti inflamatuvarlar, 
  • * Triptanlar, 
  • * Ergot türevleri, 
  • * Anti emetikler (bulantı önleyiciler)
  • * Nöroleptiklerden (sinir aktivasyonu engelleyici ilaçlar) oluşur. 

Önleyici tedavi olarak kullanılan ilaçlar ise;; 

  • * Beta blokerler, 
  • * Antidepresanlar, 
  • * Entiepileptikler (nöbet gelişimini önleyici ilaçlar) ve 
  • * Serotonin antagonistleri, 
  • * Kalsiyum kanal blokerleri 
  • * Botulinum toksini tip A gibi ilaçlar

 

İlaç Dışı Tedaviler

Migren Botoksu

Hasta ve toplum sağlığını büyük oranda etkileyen migren hastalığının tedavisinde en güncel yöntemlerden biri olan migren botoksu, medikal tedaviye dirençli kronik migren olgularında dahi son derece faydalı sonuçlar veren önemli seçeneklerden biridir. Migren botoksu tedavisinde hastaya uygun şekilde enjekte edilen toksin, kas-sinir kavşağında asetilkolin olarak adlandırılan kimyasal nörotransmitter maddenin salgılanmasını baskılar ve bu sayede o bölgedeki kas dokusunda geçici his kaybına yol açar. Bunun yanı sıra yüzeysel kas liflerinde duyarlılığı inhibe eden botulinum toksini, yüzeyden merkeze gönderilen ağrı sinyallerini azaltır ve bu sayede etkilenen kaslarda ağrı duyusunun hissedilmemesini sağlar. Özetle migren ve diğer kronik ağrılı hastalıklarda uygulanan botulinum enjeksiyonu, santral sinir sisteminin ağrı duyarlılığını dolaylı yoldan, geçici bir süre ile bloke eder.

Özellikle medikal tedaviye yanıt vermeyen migren hastalarında atak sayısını azaltan, ağrı duyusunu zayıflatan ve bulantı, kusma, ışığa karşı hassasiyet gibi ek şikâyetleri ortadan kaldıran migren botoksu, hastaların yaşam kalitesini artırmayı sağlayan son derece faydalı bir tedavi yöntemidir. Baş boyun bölgesinde iki taraflı olarak uygulanır. Uygulamadan sonraki 10. gün itibariyle ilk etkiler görülmeye başlar. Enjeksiyon için tercih edilen botoks preparatına göre değişiklik göstermekle birlikte, genellikle tek bir botoks uygulamasının etkisi yaklaşık 12 hafta boyunca devam eder.

Migren botoksu, genellikle ciddi komplikasyonlara yol açmaz. Enjeksiyon sonrasında ortaya çıkan yaygın yan etkiler, uygulama bölgesinde alerjik reaksiyon, bazı hastalarda geçici hipertansiyon, kaslarda güçsüzlük ve sertlik, ani gelişen baş ağrısı ve sırta yansıyan kas ağrısı şikayeti olarak sıralanabilir. Tüm bunlar enjeksiyon sonrasında kendiliğinden gerileyen hafif şikayetlerdir.

 

Büyük Oksipital Sinir Blokajı

İlaçlar etkili olmadığında ve baş ağrıları günlük yaşam aktivitelerini etkilemeye başladığında migren tedavisi için alternatif bir çözüm olan oksipital sinir blokajı yöntemi etkili bir çözüm yöntemi olarak karşımıza çıkmaktadır. Başın ağrı duyusunu algılayan kısmın lokal anestezik maddelerle blokajı ve sinirin uyarılabilirliğinin azaltılması işlemidir. Bu yöntemle ağrıya neden olan sinir sitemindeki ağrı duyusu bloke edilir ve dolayısıyla ağrı kesilir.

Tedavinin uygulanması kolay olup hasta oturur pozisyonda iken başının arka kısmindaki büyük oksipital sinir alanına, çok ince bir iğne ile lokal anestezik madde enjekte edilir. Lokal bir yöntem olan bu tedavide ensede 4-5 saat süren uyuşma dışında bir sıkıntı yaşanmamakla birlikte nadir olarak baş dönmesi yada boyun ağrısı gelişebilir. Genellikle sistemik yan etkileri olmayan güvenli lokal bir tedavidir. Etkinliğin görülmesi için gereken süre beş dakika kadar kısadır.

Migren profilaksi tedavisinde kullanılan ilaçlar ağrı sıklığı şiddet ve süresini %40-70 oranında azaltmaktadır. Bu durumda en az 6 ay ilaç kullanılması gerekir. Oksipital sinir blokajında da ortalama %50-70 azalma sağlanmaktadır ancak ilaç kullanmadan 1-3 uygulama sonrasında tedaviden fayda görülmektedir. Hamile ve emziren annelere güvenle uygulanabilmektedir.

 

Bu makaleyi yazmış olan, Uzm. Dr. Didem Er için randevu oluşturun veya bu makale hakkında daha fazla bilgi edinin.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.
Bu Sağlık Rehberini Paylaşın
MAKALE YAZARI

Uzm. Dr. Didem Er

Nöroloji

Uzm. Dr. Didem Er Yazılarını İncele

Plastik ve Estetik Cerrahi Hizmetleri

Kategoriler
Devamını Göster
İçeriği Kısalt
İlgili Diğer Makaleler
Devamını Göster
İçeriği Kısalt